Mirsis Blog, çalışanlarının katkıları ile günden
güne büyüyen bir platform. Tüm renkleri içerisinde barındıran Mirsis, bu
renkleri sizlere yansıtmaya devam ediyor.
Çalışanlarımızın her biri değerlidir. Bu
değerler arasında Mirsis'in gurmesi olarak gördüğümüz sevgili Süleyman Bey de
tabi ki öyledir.
Süleyman Bey'in bizler için hazırladığı
keşfedilmesi gereken lezzetler yazısının birinci bölümü sizlerle... Keyifli
okumalar.
‘’ Öğle tatili yaklaşırken
hepimizin aklındaki soru "Bugün öğlen ne yesek, nereye gitsek değil
midir?" Bugünden sonra sizlere etrafımızda gidilebilecek yerleri
yazacağım.
Malum Merkez ofisimiz
Ataşehir'de.. İlk olarak Ataşehir ofisimizdekiler ve Ataşehir’e ziyarete
ve toplantıya gelenler için Kilisli Ömer Usta ve Gebze’de çalışanlar arkadaşlarımız
için ise Tuzla Balıkçısı’nı yazacağım.
Kilisli Ömer Usta
Kilisli Ömer Usta Ataşehir
Bulvarı üzerindeki bir mekan. TEM tarafından gelip Ataşehir Migros'a doğru
ilerlerken sağda küre şeklinde büyük bir heykel vardır. Hah işte!! Tam onun
arka tarafında..
Burası kendisini Kilisli
Ömer Usta Lahmacun ve Döner olarak tanıtıyor. Pide çeşitleri de mevcut. Kapalı
Et Dönerli Kaşarlı Pide yapıyorlar mesela. Ben size bugüne kadar yediğim en
güzel lahmacunlardan bahsedeceğim.
Masaya oturduğunuzda kaçar
tane lahmacun yiyeceğinizi söylüyorsunuz. Acılı ya da acısız olarak sipariş
verebilirsiniz.
Ortaya yeşillik domates ve
limonlar geliyor. Lahmacunlarınızın pişmesini bekliyorsunuz. Klasik bir pideci
ya da kebapçıya gittiğinizde lahmacun nasıl gelir? Farzedelim 3 tane sipariş
ettiniz hepsi üst üste birlikte gelir. En sonuncuya sıra geldiğinde artık
soğumuş yumuşamış bir lahmacun yersiniz. İşte burayı diğerlerinden ayıran en
önemli özelliği; Sipariş ettiğiniz lahmacunlar teker teker, siz yedikçe
geliyor. Sıcacık, taptaze ve çıtır çıtır. Yedikçe yiyesiniz geliyor. Yanında da
mis gibi bir ayran... Fiyatları da makul.
Afiyet olsun..
Tuzla Balıkçısı
Tuzla'ya hep köfte yemeye
gitmiş birisi olarak değişiklik benim için. Gebze’deki arkadaşlar, yolunuz
düşerse kesinlikle tavsiye edebileceğim mekan. Ufak bir girişi geniş
sayılabilecek bir bahçe ve orta büyüklükte mütevazi bir salon. Tüm garsonlar
güler yüzle karşılıyor ve hoş geldiniz diyorlar. Önceden rezervasyon
yaptırmıştık. (Özellikle öğlenleri ve hafta sonları rezervasyonsuz gitmemekte
fayda var.) Masamız hazırlanmış. Salatalara dalıyoruz. Nefis... Kek kıvamında
yapılmış lezzetli mısır ekmekleri var yemeye doyamıyorsunuz. 3 araba ile geldik
mekana. İlk biz geldiğimiz için garsonlar soruyor "Arkadaşlarınızı beklerken
birer çay alır mısınız?". Reddiyoruz bu isteği ancak içeceklerimizi
söylüyoruz. Genelde içtiğim soda limon suyu söylüyorum. Çoğu yerde sodayı bir
bardağa koyup içine ince bir dilim limon atarlar. Hayır, istediğim bu değil
benim. Taze sıkılmış limon suyu üzerine soda. Burada bir kapta sıkılmış limon
ve soda ayrı ayrı geliyor. Kendi zevkime göre karıştıyorum. İlk izlenim çok çok
iyi. Bu arada diğer arkadaşlar da geliyor. Onlarda hemen salata ve mısır
ekmeklerine dalıyorlar.
Garsonumuz ilk olarak balık çorbası alıp almayacağımızı soruyor. Ben ve bir kaç arkadaş az çorba istiyoruz. Maksat tadmak. Kıvamı oldukça yerinde malzemesi bol az çorbaya uygun bir kasede geliyor çorbalar. İlk izlenimdeki olumlu düşünceler yükselmeye başlıyor. Güzel bir mekana geldik belli. Daha sonra garsonumuz ana siparişleri almak için geliyor. "Balık mı yiyeceksiniz mezelerden mi?" diye soruyor. Nasıl yani? Balıkçı değil mi burası? Aa..Sırf meze yemeye gelen de mi var? Varmış öğreniyoruz bu vesile ile. Daha önce gelen arkadaş tecrübeli, seçimleri ona bırakıyoruz. Arkadaş "Mezelerden yiyeceğiz." diyor. "Yer kalırsa balık söyleriz." Merakımız bir kat daha arttı şimdi iyi mi? Biz de sırf mezeler için gelmişiz yani. 50 den fazla çeşit meze olduğunu öğreniyoruz bu arada.
Mezeler gelmeye başlıyor. Meze dediysek söylediklerimizin hepsi sıcak balık malzemeli mezeler. İlk önce PATLICAN EZMELİ İSKORPİT geliyor. Garsonumuz herkesin tabaklarına paylaştırıyor. İşte buraya yazıyorum çoğu "benim beğendim güzeldir harikadır" diyen anlı şanlı lokantalar böyle güzel patlıcan ezmesi yapamaz. Tek kelime ile harika. Daha sonra söylemiş olduğumuz kalamarlar geliyor ortaya. Dalıyoruz resmen çünkü çok çok güzel yapılmış.
2. mezemiz KÖRİLİ KIRLANGIÇ... Köriyi bugüne kadar hep tavuk ile yemiş birisi olarak bir şok daha bende. Hep derler ya köri en çok tavuğa yakışır diye. İşte bu inanışın yıkıldığı yerdeyiz. Müthiş bir birliktelik olmuş köri ve kırlangıç birlikteliği. Merakla 3. mezemizi merakla beklemeye devam ederken kalan salatadan ve mısır ekmeğinden tırtıklamaya devam ediyoruz.
3. mezemiz SOYA SOSLU SOMON ve üzerine kesilmiş bir dilim beyaz soğan ki onun üzerine de soya sosu dökülmüş. Yani soya sosu bu kadar mı yakışır bir balığa.
4. meze biraz gecikmeli geliyor. Pişmesi biraz vakit aldı sanırım. FENER GÜVEÇ. Domatesli biberli mantarlı olarak yapılmış. Fener'i daha önce şişte yemiştim. Bu şekilde de çok güzel olmuş.
5. meze yine bir güveç çeşidi. DİL BALIKLI GÜVEÇ. Bu da çok güzel hazırlanmış. Artık doymaya başladık sanırım. Lezzetler çok güzel olmasına rağmen sıradan gelmeye başladı artık. Duralım diyoruz. Diğer çeşitleri bir sonraki seferde deneriz artık.Balığa da yer kalmadı bu arada. Balıkların tadına da bakamadık. Mezeleri bu kadar güzel yapan bir yer, balığı da süper yapıyordur diyorum içimden.
Tatlı isteyip istemediğimiz soruyor garsonumuz. Herkes doymuş. Ortaya söylüyoruz tatlıları. VOLKANİK ve DONDURMALI İRMİK HELVASI. Volkanik süper sufleye benziyor, yanardağ misali içinden çikolata sosu fışkırıyor. Çok başarılı. Tabağın etrafına top top dizilmiş dondurmaları güzel. Ancak aynı şeyi irmik helvası için söyleyemeyeceğim. Biraz yavan olmuş.Çaylarımızı içip hesabı istiyoruz. Süper süper süper...Fiyat performans gayet iyi...
Bugün bu yazıyı yazmak için internetten biraz bilgi toplayayım mekan hakkında diyorum. Pek bilgi yok. Genelde pek bilenen bir yer değil demek yanlış kesinlikle, çünkü öğle saatinde dahi masalar doluydu belli ki internete henüz düşmemiş. :) Ancak şu bilgiye ulaşıyorum. Mekanın işletmeciliğini ve Müdürlüğünü Sezgin Okçu üstlenmiş. Aşçı başılığını da yıllarca bilinen bir otelde bu sektöre hizmet vermiş ve başarısını kanıtlamış Şef Varol Okçu yapıyor. Yemeklerin lezzetinin ve ilginç meze çeşitlerinin ardında gizem biraz olsun aralanıyor. ‘’
Garsonumuz ilk olarak balık çorbası alıp almayacağımızı soruyor. Ben ve bir kaç arkadaş az çorba istiyoruz. Maksat tadmak. Kıvamı oldukça yerinde malzemesi bol az çorbaya uygun bir kasede geliyor çorbalar. İlk izlenimdeki olumlu düşünceler yükselmeye başlıyor. Güzel bir mekana geldik belli. Daha sonra garsonumuz ana siparişleri almak için geliyor. "Balık mı yiyeceksiniz mezelerden mi?" diye soruyor. Nasıl yani? Balıkçı değil mi burası? Aa..Sırf meze yemeye gelen de mi var? Varmış öğreniyoruz bu vesile ile. Daha önce gelen arkadaş tecrübeli, seçimleri ona bırakıyoruz. Arkadaş "Mezelerden yiyeceğiz." diyor. "Yer kalırsa balık söyleriz." Merakımız bir kat daha arttı şimdi iyi mi? Biz de sırf mezeler için gelmişiz yani. 50 den fazla çeşit meze olduğunu öğreniyoruz bu arada.
Mezeler gelmeye başlıyor. Meze dediysek söylediklerimizin hepsi sıcak balık malzemeli mezeler. İlk önce PATLICAN EZMELİ İSKORPİT geliyor. Garsonumuz herkesin tabaklarına paylaştırıyor. İşte buraya yazıyorum çoğu "benim beğendim güzeldir harikadır" diyen anlı şanlı lokantalar böyle güzel patlıcan ezmesi yapamaz. Tek kelime ile harika. Daha sonra söylemiş olduğumuz kalamarlar geliyor ortaya. Dalıyoruz resmen çünkü çok çok güzel yapılmış.
2. mezemiz KÖRİLİ KIRLANGIÇ... Köriyi bugüne kadar hep tavuk ile yemiş birisi olarak bir şok daha bende. Hep derler ya köri en çok tavuğa yakışır diye. İşte bu inanışın yıkıldığı yerdeyiz. Müthiş bir birliktelik olmuş köri ve kırlangıç birlikteliği. Merakla 3. mezemizi merakla beklemeye devam ederken kalan salatadan ve mısır ekmeğinden tırtıklamaya devam ediyoruz.
3. mezemiz SOYA SOSLU SOMON ve üzerine kesilmiş bir dilim beyaz soğan ki onun üzerine de soya sosu dökülmüş. Yani soya sosu bu kadar mı yakışır bir balığa.
4. meze biraz gecikmeli geliyor. Pişmesi biraz vakit aldı sanırım. FENER GÜVEÇ. Domatesli biberli mantarlı olarak yapılmış. Fener'i daha önce şişte yemiştim. Bu şekilde de çok güzel olmuş.
5. meze yine bir güveç çeşidi. DİL BALIKLI GÜVEÇ. Bu da çok güzel hazırlanmış. Artık doymaya başladık sanırım. Lezzetler çok güzel olmasına rağmen sıradan gelmeye başladı artık. Duralım diyoruz. Diğer çeşitleri bir sonraki seferde deneriz artık.Balığa da yer kalmadı bu arada. Balıkların tadına da bakamadık. Mezeleri bu kadar güzel yapan bir yer, balığı da süper yapıyordur diyorum içimden.
Tatlı isteyip istemediğimiz soruyor garsonumuz. Herkes doymuş. Ortaya söylüyoruz tatlıları. VOLKANİK ve DONDURMALI İRMİK HELVASI. Volkanik süper sufleye benziyor, yanardağ misali içinden çikolata sosu fışkırıyor. Çok başarılı. Tabağın etrafına top top dizilmiş dondurmaları güzel. Ancak aynı şeyi irmik helvası için söyleyemeyeceğim. Biraz yavan olmuş.Çaylarımızı içip hesabı istiyoruz. Süper süper süper...Fiyat performans gayet iyi...
Bugün bu yazıyı yazmak için internetten biraz bilgi toplayayım mekan hakkında diyorum. Pek bilgi yok. Genelde pek bilenen bir yer değil demek yanlış kesinlikle, çünkü öğle saatinde dahi masalar doluydu belli ki internete henüz düşmemiş. :) Ancak şu bilgiye ulaşıyorum. Mekanın işletmeciliğini ve Müdürlüğünü Sezgin Okçu üstlenmiş. Aşçı başılığını da yıllarca bilinen bir otelde bu sektöre hizmet vermiş ve başarısını kanıtlamış Şef Varol Okçu yapıyor. Yemeklerin lezzetinin ve ilginç meze çeşitlerinin ardında gizem biraz olsun aralanıyor. ‘’
Süleyman Çavuşoğlu
Mirsis Bilgi Teknolojileri
- Proje Yöneticisi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönderme